Hakkımızda

Bir insanin tam anlamıyla özgür ve sınırsız olabilmesi için çocuk ruhlu olması gerekir. Çünkü çocuklardır insanın kendini özgürleştiren, kendisine koyduğu çizgileri aştıran. İnsanoğlu yaş aldıkça kısıtlanır, limitler koyar kendine fark ederek veya etmeyerek. Fakat bir çocuk doğduğunda sadece boşluğu bilir. Boşluk ise özgürlüğün ta kendisidir. Savrularak uçar insan boşlukta. Sadece o an’ı fark et! Uçsuz düşüncelere, hayallere, renklere, hislere zıplar insan. Korkmaz farklı olmaktan, içinden geleni yaratmaktan. Hisseder. Önce hayallerde başlar hisler, sonrada gerçeklik olur. Görürsün, duyarsın, koklarsın, hissedersin. Artık onla bütünsünüzdür. Aynı hayatla yeni tanışan bebekler gibi. Aynı bu markanın bir hayal olarak başlayıp gerçeğe dönüştüğü gibi. Önce hayal etmen gerektiğini fark et, sonra hayaline inanmayı ve en sonunda da istemeyi. Eğer bir bebek kadar boşluktaysan hayalin yarattığın an gerçek olmuştur zaten. Ysaranera marka adı da yaratıcımızın iki bebeği gözlemlemesiyle meydana gelmiştir. Çıkılan bu yolda marka adı en son koyulmuş olup, marka bilincinin “her şey mümkün” ve “neden olmasın” ideolojisine en uygun adın çocukların adı olacağı kararlaştırılmıştır. Yaratıcımız, sıra dışılığı desteklediği için isimler ters yazılmış olup, kendi isminin baş harfi olan Y ile tamamlanmıştır. Kendi hakkında anlatmak istediği ise aslında onunda hala bir çocuk olduğudur. Bebekler izin almazlar, yaparlar. Çünkü içlerindeki limitsiz enerjinin eyleme geçme isteğini durduramazlar, durdurmayı bilmezler. Ysaranera kendine izin verdi. Enerjisi önce parmaklarına, sonrada evrene aksın diye. Koleksiyonları sınırsızlıkla özgürce boşlukta uçup kendilerine Dünya da bir yer bulabilsinler diye tasarlanmışlardır. Yaratılan her bir koleksiyonun ve modelin kendine özel anlamı vardır. Sizler hangisiyle eşleşeceksiniz? Bunu anlayabilmek için kendini ve tasarımları “sadece fark et”!
 
LUNAPARK :  “Hayatın aslında bütün renkleriyle güzel olduğunu, kendine has renklere sahip olabilmenin insan doğası olduğunu, yaşanılan her deneyimin kendinde küçük bir boncuk kadar önemli bir değişime sebep olabileceğini fark etme, bunların tamamıyla gelecek olan bilinçlilikle, hayatın tadına varabilme alanı. Ruhun maddesellik ile buluşması”

Bir lunaparka girdiğinizi hayal edin. Çeşitli oyuncaklar. Hepsinin her birimize sunacağı hisler bambaşka. Hislerinizin yönlendirdiği oyuncaklara binerek kendinize derinliğinizde ulaşamadığınız duyguları yaşatmaya başlarsınız. O an da o histen daha önemli bir şey yoktur. Oyunun en adrenalinli kısmında sınırsız özgürlüğü, rahatlığı, huzuru, parlamayı hissedersiniz. En yukarda sessizlik başlar, sanki her şey tamamen sonlanmış sadece SEN varmışsın gibi hissedersin. Oyuncaktan indiğinde de o anı tekrar yaşamak için yeniden binmek istersin. Aslında sen kendinden özgürleşerek esas seni yaşamışsındır. Ne kadar çok kendinden özgürleşebilirsen o kadar kendin olursun. Oradaki kendini, yaşadığın deneyimi fark edersen yaşamında da o anı yaşamaya devam edebilirsin. Sizlere sunduğum tasarımlar oyuncaklara bindiğinizde yaşanan duyguları size yaşatırlar. İçinizdeki herkesten hatta belki kendinizden saklamak istediğiniz yüzünüzü bu ayakkabılarla taşıyarak onlarla bir olacaksanız. Belki de onu yaşadıktan sonra artık o duygu arkadaşınız olacaktır ve her giydiğinizde duygularınızla birleşen deneyiminiz aklınıza gelip sizi gülümsetmeye yarayacaktır. İçinizdekileri hissetmeye, bütünleşmeye, arkadaş olmaya korkmayın. Bir kere denedikten sonra o hissin güzelliğinden asla vazgeçemeyeceksiniz, aynı ilk başta binmeye korktuğunuz Lunapark’ın renkli dünyasındaki oyuncaklar gibi.

TÜRKİYE'DE TASARLANDI, ÇİN'DE UYARLANDI.

Ysaranera markasının ve T-C İnovasyon firmasının websitesidir.

Hakkımızda

Bir insanin tam anlamıyla özgür ve sınırsız olabilmesi için çocuk ruhlu olması gerekir. Çünkü çocuklardır insanın kendini özgürleştiren, kendisine koyduğu çizgileri aştıran. İnsanoğlu yaş aldıkça kısıtlanır, limitler koyar kendine fark ederek veya etmeyerek. Fakat bir çocuk doğduğunda sadece boşluğu bilir. Boşluk ise özgürlüğün ta kendisidir. Savrularak uçar insan boşlukta. Sadece o an’ı fark et! Uçsuz düşüncelere, hayallere, renklere, hislere zıplar insan. Korkmaz farklı olmaktan, içinden geleni yaratmaktan. Hisseder. Önce hayallerde başlar hisler, sonrada gerçeklik olur. Görürsün, duyarsın, koklarsın, hissedersin. Artık onla bütünsünüzdür. Aynı hayatla yeni tanışan bebekler gibi. Aynı bu markanın bir hayal olarak başlayıp gerçeğe dönüştüğü gibi. Önce hayal etmen gerektiğini fark et, sonra hayaline inanmayı ve en sonunda da istemeyi. Eğer bir bebek kadar boşluktaysan hayalin yarattığın an gerçek olmuştur zaten. Ysaranera marka adı da yaratıcımızın iki bebeği gözlemlemesiyle meydana gelmiştir. Çıkılan bu yolda marka adı en son koyulmuş olup, marka bilincinin “her şey mümkün” ve “neden olmasın” ideolojisine en uygun adın çocukların adı olacağı kararlaştırılmıştır. Yaratıcımız, sıra dışılığı desteklediği için isimler ters yazılmış olup, kendi isminin baş harfi olan Y ile tamamlanmıştır. Kendi hakkında anlatmak istediği ise aslında onunda hala bir çocuk olduğudur. Bebekler izin almazlar, yaparlar. Çünkü içlerindeki limitsiz enerjinin eyleme geçme isteğini durduramazlar, durdurmayı bilmezler. Ysaranera kendine izin verdi. Enerjisi önce parmaklarına, sonrada evrene aksın diye. Koleksiyonları sınırsızlıkla özgürce boşlukta uçup kendilerine Dünya da bir yer bulabilsinler diye tasarlanmışlardır. Yaratılan her bir koleksiyonun ve modelin kendine özel anlamı vardır. Sizler hangisiyle eşleşeceksiniz? Bunu anlayabilmek için kendini ve tasarımları “sadece fark et”!
 
LUNAPARK :  “Hayatın aslında bütün renkleriyle güzel olduğunu, kendine has renklere sahip olabilmenin insan doğası olduğunu, yaşanılan her deneyimin kendinde küçük bir boncuk kadar önemli bir değişime sebep olabileceğini fark etme, bunların tamamıyla gelecek olan bilinçlilikle, hayatın tadına varabilme alanı. Ruhun maddesellik ile buluşması”

Bir lunaparka girdiğinizi hayal edin. Çeşitli oyuncaklar. Hepsinin her birimize sunacağı hisler bambaşka. Hislerinizin yönlendirdiği oyuncaklara binerek kendinize derinliğinizde ulaşamadığınız duyguları yaşatmaya başlarsınız. O an da o histen daha önemli bir şey yoktur. Oyunun en adrenalinli kısmında sınırsız özgürlüğü, rahatlığı, huzuru, parlamayı hissedersiniz. En yukarda sessizlik başlar, sanki her şey tamamen sonlanmış sadece SEN varmışsın gibi hissedersin. Oyuncaktan indiğinde de o anı tekrar yaşamak için yeniden binmek istersin. Aslında sen kendinden özgürleşerek esas seni yaşamışsındır. Ne kadar çok kendinden özgürleşebilirsen o kadar kendin olursun. Oradaki kendini, yaşadığın deneyimi fark edersen yaşamında da o anı yaşamaya devam edebilirsin. Sizlere sunduğum tasarımlar oyuncaklara bindiğinizde yaşanan duyguları size yaşatırlar. İçinizdeki herkesten hatta belki kendinizden saklamak istediğiniz yüzünüzü bu ayakkabılarla taşıyarak onlarla bir olacaksanız. Belki de onu yaşadıktan sonra artık o duygu arkadaşınız olacaktır ve her giydiğinizde duygularınızla birleşen deneyiminiz aklınıza gelip sizi gülümsetmeye yarayacaktır. İçinizdekileri hissetmeye, bütünleşmeye, arkadaş olmaya korkmayın. Bir kere denedikten sonra o hissin güzelliğinden asla vazgeçemeyeceksiniz, aynı ilk başta binmeye korktuğunuz Lunapark’ın renkli dünyasındaki oyuncaklar gibi.

TÜRKİYE'DE TASARLANDI, ÇİN'DE UYARLANDI.

Ysaranera markasının ve T-C İnovasyon firmasının websitesidir.

Bir insanin tam anlamıyla özgür ve sınırsız olabilmesi için çocuk ruhlu olması gerekir. Çünkü çocuklardır insanın kendini özgürleştiren, kendisine koyduğu çizgileri aştıran. İnsanoğlu yaş aldıkça kısıtlanır, limitler koyar kendine fark ederek veya etmeyerek. Fakat bir çocuk doğduğunda sadece boşluğu bilir. Boşluk ise özgürlüğün ta kendisidir. Savrularak uçar insan boşlukta. Sadece o an’ı fark et! Uçsuz düşüncelere, hayallere, renklere, hislere zıplar insan. Korkmaz farklı olmaktan, içinden geleni yaratmaktan. Hisseder. Önce hayallerde başlar hisler, sonrada gerçeklik olur. Görürsün, duyarsın, koklarsın, hissedersin. Artık onla bütünsünüzdür. Aynı hayatla yeni tanışan bebekler gibi. Aynı bu markanın bir hayal olarak başlayıp gerçeğe dönüştüğü gibi. Önce hayal etmen gerektiğini fark et, sonra hayaline inanmayı ve en sonunda da istemeyi. Eğer bir bebek kadar boşluktaysan hayalin yarattığın an gerçek olmuştur zaten. Ysaranera marka adı da yaratıcımızın iki bebeği gözlemlemesiyle meydana gelmiştir. Çıkılan bu yolda marka adı en son koyulmuş olup, marka bilincinin “her şey mümkün” ve “neden olmasın” ideolojisine en uygun adın çocukların adı olacağı kararlaştırılmıştır. Yaratıcımız, sıra dışılığı desteklediği için isimler ters yazılmış olup, kendi isminin baş harfi olan Y ile tamamlanmıştır. Kendi hakkında anlatmak istediği ise aslında onunda hala bir çocuk olduğudur. Bebekler izin almazlar, yaparlar. Çünkü içlerindeki limitsiz enerjinin eyleme geçme isteğini durduramazlar, durdurmayı bilmezler. Ysaranera kendine izin verdi. Enerjisi önce parmaklarına, sonrada evrene aksın diye. Koleksiyonları sınırsızlıkla özgürce boşlukta uçup kendilerine Dünya da bir yer bulabilsinler diye tasarlanmışlardır. Yaratılan her bir koleksiyonun ve modelin kendine özel anlamı vardır. Sizler hangisiyle eşleşeceksiniz? Bunu anlayabilmek için kendini ve tasarımları “sadece fark et”!
 
LUNAPARK :  “Hayatın aslında bütün renkleriyle güzel olduğunu, kendine has renklere sahip olabilmenin insan doğası olduğunu, yaşanılan her deneyimin kendinde küçük bir boncuk kadar önemli bir değişime sebep olabileceğini fark etme, bunların tamamıyla gelecek olan bilinçlilikle, hayatın tadına varabilme alanı. Ruhun maddesellik ile buluşması”

Bir lunaparka girdiğinizi hayal edin. Çeşitli oyuncaklar. Hepsinin her birimize sunacağı hisler bambaşka. Hislerinizin yönlendirdiği oyuncaklara binerek kendinize derinliğinizde ulaşamadığınız duyguları yaşatmaya başlarsınız. O an da o histen daha önemli bir şey yoktur. Oyunun en adrenalinli kısmında sınırsız özgürlüğü, rahatlığı, huzuru, parlamayı hissedersiniz. En yukarda sessizlik başlar, sanki her şey tamamen sonlanmış sadece SEN varmışsın gibi hissedersin. Oyuncaktan indiğinde de o anı tekrar yaşamak için yeniden binmek istersin. Aslında sen kendinden özgürleşerek esas seni yaşamışsındır. Ne kadar çok kendinden özgürleşebilirsen o kadar kendin olursun. Oradaki kendini, yaşadığın deneyimi fark edersen yaşamında da o anı yaşamaya devam edebilirsin. Sizlere sunduğum tasarımlar oyuncaklara bindiğinizde yaşanan duyguları size yaşatırlar. İçinizdeki herkesten hatta belki kendinizden saklamak istediğiniz yüzünüzü bu ayakkabılarla taşıyarak onlarla bir olacaksanız. Belki de onu yaşadıktan sonra artık o duygu arkadaşınız olacaktır ve her giydiğinizde duygularınızla birleşen deneyiminiz aklınıza gelip sizi gülümsetmeye yarayacaktır. İçinizdekileri hissetmeye, bütünleşmeye, arkadaş olmaya korkmayın. Bir kere denedikten sonra o hissin güzelliğinden asla vazgeçemeyeceksiniz, aynı ilk başta binmeye korktuğunuz Lunapark’ın renkli dünyasındaki oyuncaklar gibi.

TÜRKİYE'DE TASARLANDI, ÇİN'DE UYARLANDI.

Ysaranera markasının ve T-C İnovasyon firmasının websitesidir.